Hızlı ormansızlaşma ve azalan biyolojik çeşitlilik, yeni ölümcül salgınlara yol açabilir.
The Observer'a göre, İngiliz bilim adamları uzun bir araştırmanın ardından bu sonuca ulaştılar.
Onlara göre, ormanların hızla yok edilmesi, tarım arazilerinin kontrolsüz bir şekilde genişletilmesi, uzak bölgelerde madenlerin inşa edilmesi, vahşi hayvanların yiyecek olarak sömürülmesi, geleneksel tıp veya egzotik evcil hayvanlar, hastalıkların vahşi yaşamdan insanlara doğrudan bulaşmasında "mükemmel bir fırtına" rolü oynuyor.
Bilim adamları, ortaya çıkan hastalıkların neredeyse üçte ikisinin arazi kullanımındaki değişikliklerden kaynaklandığını iddia ediyor. Sonuç olarak, her yıl dünya nüfusunu etkileyecek beş ila altı yeni pandemi meydana gelebilir.
Palmiye ağaçları dikmek, sığır çiftlikleri kurmak, petrol çıkarmak ve madencilik yapmak için her yıl on milyonlarca hektarlık orman ve doğal yaşam alanı buldozerle yıkılıyor. Bu, çoğu henüz bilimsel olarak belirlenmemiş sayısız virüs ve bakteri olan bitki örtüsünün doğal yaşamının yok olmasına yol açar. Bu mikroplar, hayvanlar ve insanlar gibi, yeni "barınaklara" yayılabilir. Buna "enfeksiyon" denir ve yeni hastalıklara neden olur.
Bilim adamları, başka bir enfeksiyon kaynağının işçiler olduğunu söylüyor. Onlara göre işçiler ağaç kesmek için ormana gittiklerinde yanlarına yiyecek götürmezler, burada bulduklarını avlarlar. Bu nedenle sürekli enfeksiyonlara maruz kalırlar.
Ayrıca ağaçların kesildiği yerlerde, tarlaların etrafındaki eski ormanların etrafındaki boş araziler yaban hayatı ile evcil hayvanlar arasındaki bağlantıyı artırır. Yarasalar, kemirgenler ve garip yeni virüsler taşıyan diğer haşereler, orman kalıntılarından köylere gelerek hayvanları enfekte eder ve onları insanlara bulaştırır.